Wednesday, 30 November 2011

İlk Görenler


Kuaförden keyifle çıktım aslında.
Saçlarım kırık çatal yeşile kayar görünmüyordu çünkü.
Ama fönden olsa gerek çok havalıydı.
Üstümde de leopar kürküm vardı.
Fönlü simsiyah parlak saçlarım.
Eyvah dedim.
Ben ki milleti umursamam bakan olursa kendime uyuz olmayayım şimdi!

Taksiye atladım hemen.
Taksici dönüp bakarsa veya aynadan bakarsa kavga çıkartma kararı da aldım yanıma.

Adam umursamadı bile beni.
Hah dedim sarı kahve halim olsaydı hemen bakardı pis pis.
yok ya dedim bu iyi bir adama benziyor.

Gaye'yle görüştük ilk başta.
Gördüğü anda 'bugüne kadar en güzel halin' diyerek girdi konuya.
Gaye'ye güvenirim,çok hem de.Zevkine de sözüne de.
Söyler çünkü direkt şöyle yap bu olmadı diye.
Fotoğrafçıyım diye renk zevkim var diyebilirim ama Gaye çok yetenekli bir ressam,renklerden en iyi o anlar elbet.
Oh dedim.
Anlattım biraz: sert görünüyor olabilirim böyle ama olsun,sanırım öyle bir dönemdeyim.
İyi yaptın dedi.

Ordan çıktım Ece'yi görmeye, yanında Emrah vardı.Emrah beni tanımadı.Uyuz oldum.Ben Dilan ve saçlarım artık siyah dedim.AAA dedi,sarhoş diye çok umursamadım.Ödeşiriz elbet.
Ece gördü,dur,dedi.
Tuvalete götürdü beni ki ışıkta görsün diye.
Olmuş,dedi.Olmasa söylerim,dedi.Ki söyler.Geçen yıl saçımın sol yanını kazıttığımda veya piercing taktığımda acımadan olmamış demişti.

Rahatladım biraz yahu.
Hemen tipik wc günlüğümüze bir kare ekleyelim dedik,bu sefer siyah saçlı halimle:

Yalnız gece boyunca herkese saçlarımı değiştirdim nasıl olmuş diye sorup durdum.İyi ki sarhoşlardı.

Arada sevgilime de sürpriz fotoğraflar yolladım,güzel olmuşsun dedi.Yanıma gelip görünce de aynı şeyi söylersin umarım,dedim.



No comments:

Post a Comment